CAPİTAL 500'E NASIL GİRDİK?
Beşer Ecza Deposu bu yıl ilk kez, Capital500 sıralamasına girdi.Ankara Merkezli şirket 22 yıldır istikrarlı bir büyüme göstermiş.Bugün ikinci kuşağın şirketin yönetimindeki başarısı dikkat çekiyor.ıkisi de işletme mezunu olan Ahmet ve Burak Sarıbay kardeşler, daha 40lı yaşlarında bile değil.Ancak babalarından devraldıkları depoyu, önce bölgesel daha sonra ulusal ölçekte iş yapan bir firma yapmayı başarmışlar.şimdiki hedefleri ise Avrupadaki hastaneleri müşterileri arasına almak.
Bu yıl ilk kez en büyük 500 şirket
sıralaması içinde yer alan Beşer Ecza Deposu, 22 yıldır istikrarlı büyüyen,Ankara
merkezli bir şirket.Geçen yıl elde ettiği, 110 milyon dolarlık ciro ile Capital500e
girmeyi başaran şirket, şimdi ikinci kuşak aile üyeleri tarafından yönetiliyor.
Türkiyenin yeni yükselen yıldızları
arasında yer alan Beşerin öyküsü aslında Malatyada başladı.Girişimci Saim Sarıbay,
1977 yılında Malatyada kurucu ortağı olduğu bir ecza deposunun şubesini açmak için
Ankaraya yerleşmeye karar verdi.Ancak,depo depo daha sonra şubelerini kapatma kararı
alınca, iki oğlunun daha iyi eğitim alması amacıyla Malatyaya dönmeyip, hissesi
karşılığında depoyu devraldı.Böylece, 1978te Beşer Ecza Deposu da kurulmuş oldu.
şu anda Ahmet ve Burak Sarıbay tarafından
yönetilen şirketin müşteri grubunu,ihale yolu ile alım yapan özel ve resmi hastaneler
oluşturuyor.ıkisi de işletme mezunu olan Ahmet ve Burak Sarıbay, üniversite eğitimleri
sırasında da,firmanın işleriyle ilgilendikleri için adaptasyon sorunu yaşamamışlar.
şirketin genel müdür yardımcısı
Burak Sarıbay, kurumsallaşma adımlarını şu sözlerle ifade ediyor:Türkiyedeki aile
şirketlerinin ortalama süresinin 3 kuşak olduğunu düşündüğümüzde, 2nci kuşak yöneticiler
olarak aile şirketi hüviyetinden kurtulup, kurumsallaşmanın yolunda önemli adımlar
atmamız gerektiğini anladık.Bu çerçevede öz sermaye ve işimize yatırıma verdiğimiz
önemden dolayı, 2000li yılların başlarında belki bir ihale deposu için çok büyük
olduğu düşünülen 5 bin metrekare kapalı alanlı depo merkez inşaatına başladık.2002
yılında bu modern binada hizmet vermeye başladık.Aynı yıl ISO 9001/2000 kalite yönetim
belgesi aldık
şirket, kalite yönetimi ve personel
eğitimi konusunda eğitim alıyor. Sarıbay, sektörde kalıcılığın, eğitim ve öz kaynakların
gücü ile mümkün olacağını, şirket içi ve dışı eğitimlere verdikleri önemle kanıtladıklarını
söylüyor.22 yılı aşkın bir süredir istikrarlı bir büyüme gösteren şirket, şu anda
bir çok yerli ve yabancı ilaç firmasının ihale kanal deposu olarak çalışıyor.Türkiye
genelindeki tüm hastane ihalelerine,katılan firma,geçen yıl 110 milyon dolar cirosu
ile ilaç ihale pazarında ilk sırlarda yer aldı.
Büyüme felsefesi, memnuniyet
ıçinde bulundukları sektörü, diğer
tüm sektörlerden ayıran unsurun, insan sağlığı olduğunu kaydeden Burak Sarıbay,
hizmet sundukları yeri müşteri, olarak değil, sağlığın tekrar kazanıldığı yer, yani
hastane olarak tanımladıklarını belirtiyor.Sarıbay, büyüme felsefesinin temel unsurlarını
ise şöyle ortaya koyuyor:
Bizim için Türkiyenin her yerindeki
hastaneler ve hizmet alan her kurum aynı haklara sahip olmalıdır.Merkezden ziyade
bölgesel personel istihdam ederek çalışmaya önem veriyoruz.Kaliteli bir hizmet için
müşteri, tedarikçi personel memnuniyetinin birlikte işlemesi gerektiğine inanıyoruz.Firmamızda
tüm tarafların memnuniyeti belirli aralıklarla istatistiksel tekniklerle ölçülerek
veri analizleri yapılıyor ve gerekenler en kısa sürede başlatılıyor.
Teknolojik gelişmeleri yakından
takip ettiklerini belirten Sarıbay, Sunduğumuz hizmeti en kısa zamanda gerçekleştirmeyi
odaklanmak için, teknolojiye daha fazla bağlanmaya başladık diyor
Beşler Ecza Deposunu başarıya
taşıyan faktörlerden biri de kalite ve uluslar arası standartlarda faaliyet göstermek.Sektörde
EN ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistemi Belgesini alan ilk şirketlerden biri olması
da bu gerçeği ortaya koyuyor.Sarıbay, Bu belgeye ihalelere katılmak için gerekli
olan bir belge olarak değil, hizmet kalitemizi sürekli arttırmamız için yol gösterici
bir kılavuz olarak görüyoruz diyor.
Krizden çıkan ders, likit kalmak
Burak Sarıbay, 2001 krizinden çıkardıkları
en önemli dersin, likit kalmak olduğunu söylüyor; Büyümedeki adımlarımızı kredibilitemize
göre değil, likiditemize göre planladık ve uyguladık diyen Sarıbay, bu konuda şunları
söylüyor:
şirket olarak kurulduğumuzdan
bu yana çok sayıda ekonomik kriz ve siyasal istikrarsızlıkla karşılaştık.Yaşadığımız
bütün olumsuzlukları pozitife çevirerek yöntem ve stratejiler geliştirdik, şirketi
büyüttük.Bunun en önemli nedeni almış olduğu tüm kararlarda ayağımızı yorganımıza
göre uzatmış olmamız.Aldığımız karaları ve adımlarımızı, o an için sahip olduğumuz,
kredilere güvenerek değil, somut ve net olarak elimizdeki, öz kaynak ve likit durumuna
göre gerçekleştirdik.Bu stratejimiz bize ekonomik krizlerde çok fayda getirdi, böylece
her kriz sonrasında Beşer Ecza Deposu sektördeki yerini daha da sağlamlaştırarak
yoluna devam etti.